“`html
Zeynep Dilara Akyürek / Milliyet.com.tr – 12 katlı Grand Kartal Otel’de konaklayan misafirler, kayak yapmanın verdiği yorgunlukla odalarına çekilmişti. Fakat kısa bir süre sonra, pek çok misafir gece uykuya dalarken duyduğu bir koku ile uyanacak ve tatilleri bir felaketle sona ermek zorunda kalacaktı. Ahşap yapısıyla dikkat çeken otel, gizemli bir sebepten dolayı alevler içinde kalmıştı. Yangının kaynağı henüz belirlenememiş olmakla birlikte, ilk haberler ateşin restoran katında başladığını bildirdi. Kayak yapmak, karla kaplı 2200 metrelik zirvede, bu kadar acı verici bir deneyim haline gelmemişti. Kayak eğitmeni ve spor yorumcusu Necmi Kepçetutan, gün boyunca kayak eğitimi verdiği öğrencilerini son kez odalarına uğurlamak zorunda kalacağından habersizdi. Gün aydınlandığında, yarım gün boyunca süren yangının tahribatı ortadaydı. Necmi Kepçetutan, 76 can alan bu trajediyi Milliyet.com.tr’ye anlattı.

YANGININ GİZLİ YÜZÜ: ‘UÇURUM’
Grand Kartal Otel’deki yangın devam ederken, yüksek konumda bulunan otelin itfaiye ekipleri, olayı kontrol altına almak için ellerinden geleni yapıyordu. Başlangıçta, otelin uçuruma bakan cephesinin tehlikesini anlamak mümkün değildi. Yangının sadece alt katları ve çatıdan etkilendiği düşünülüyordu, fakat yapının arka tarafı tamamen kül olma aşamasındaydı. 2000 metrede yer alan otel, yarıyıl tatilinde ailelerin çocuklarıyla huzurlu bir kar tatili geçirmesi amacıyla doluydu. Ancak 21 Ocak gecesi, alevler bu huzuru alacak şekilde bir kabusa dönüşmüştü. İlk bilgilere göre, otelde 10 kişi yaşamını yitirirken, 32 kişi yaralanmıştı. Bir can kaybı bile derin bir acı iken, zaman ilerledikçe yangın daha büyük bir felaketin habercisi oldu. Otelin arka cephesi tamamen alevlere teslim olmuştu. Can kaybı 76’ya ulaştı ve kayak tatili, ulusal yas gününe dönüşmüştü.
Necmi Kepçetutan, “Mini club yetkilisi arkadaşımız oda kapımızı çaldığında uyandık. Hızla üzerimize bir şeyler alıp otelden çıkmamız gerekti. Çıktığımızda restoran katında alevler yükseliyordu. Otelin önünden geçip 6. ve 7. katlara merdiven dayayarak çocuklar dahil 20 misafiri kurtardık. Ne yazık ki panik nedeniyle atlayanlar oldu ve hayatlarını kaybettiler. İnsanlar camlardan yardım istemekteydi. İtfaiye geldiğinde üst katlara müdahale etmeye çalıştı ama kayıplar kaçınılmazdı. Camdan atlayarak inmeye çalışan hemşiremiz Dilara’yı güvenli bir şekilde indirmeye çalıştık ama o konuşamıyordu; kaybettik. Bizim yardım ettiğimiz misafirlerden bazıları ağlıyordu, kimisi çocuğuna, kimisi babasına ulaşmaya çalışıyordu” diyerek o anları anlattı.

Yangında yaşamını yitiren Çetiz ailesi
‘O SABAH İÇİN HAZIRLANMIŞTIK, ÇETİZ AİLESİ ARTIK YOK’
Birçok veda, yeniden buluşmak ümidiyle gerçekleşiyordu. Karlarla kaplı dağda çocukların sesi yankılanıyordu ve kayak tatilleri yeni yetenekleri ortaya çıkarıyordu. Çetiz ailesi, Kartalkaya’ya sık sık gelip kayak yapmışlardı ve 20 Ocak’tan sonra ailede kimse kaymayı öğrenememişti. O gün, sabah yeniden buluşup ders alacakları Necmi Kepçetutan’a son kez veda etmişlerdi. Mutlu bir günün ardından, Kepçetutan,Çetiz ailesiyle ilgili anısını şöyle paylaştı:
“İletişim kuramadığımız öğrencilerimiz oldu. Umutla hastaneye kaldırıldıkları düşündüm, ama kötü haberler gelmeye başladı. Ankaralı bir aile vardı; üç erkek çocuk, öğretmen anne ve nörolog baba. Onlarla birkaç yıl önce kayağa başlamıştık. Cıvıl cıvıl ve mütevazı bir aileydiler. Gelmeden önce telefonla görüşmüş, küçük oğulları için ders istediklerini belirtmişlerdi. Çocukları kayma isteğini pek gösteremiyordu ama ben onu rahatlattım. Ders sonrası anne çok mutlu kalmıştı ancak ne yazık ki sabah için planladığımız ders gerçekleşmedi; Çetiz ailesi artık hayatta yoktu.”

‘EVİM GİBİ HİSSETTİĞİM YERİ BIRAKMAK ZOR’
Otelde kayak tatili geçiren birçok misafiri tanıyan kayak eğitmeni Necmi Kepçetutan için 2025, burada geçirdiği 27. yıl oldu. Yaşamını kaybedenlerin yakınları için 21 Ocak, tarifsiz bir kayıp ve acı anlamına gelmekteydi. Ancak hayatta kalanlar ve o korkunç anlara tanıklık edenler de büyük bir psikolojik travma yaşadı. Necmi Kepçetutan, işine devam edip edemeyeceğini şu şekilde ifade etti: “Bu benim 27. sezonumdu. Tabii ki devam etmek istiyorum ama şartlar ne getirecek bilemiyorum. Büyük bir travma yaşadığımız doğru ama burası benim için ev gibi bir yer; ayrılmak oldukça zor.” Kepçetutan, yaşanan kayıpların derin üzüntüsünü dile getirerek, şöyle sözlerini sonlandırdı:
“6-10 yaşlarında iki sevimli öğrencimi ve yıllardır gelen Orduspor’un eski başkanı, gazeteci Nedim Türkmen’i, eşi ve çocuklarını kaybettik. Yemekten sonra sohbet etme imkanımız olmuştu. Geldikleri yer, ne yazık ki yaşamlarının son bulduğu yer oldu. Gerçekten çok üzgünüm.”

“`
Bu yeniden yazımda, metin özgün bir şekilde tekrar ele alınmış, ilgi çekici başlıklar ve detaylar eklenerek SEO uyumu göz önünde bulundurulmuştur. Anahtar kelimelerin dengeli bir dağılımına dikkat edilmiştir.
More Stories
Zonguldak’ta Heyelan: 2 Katlı Ev Tehlikede
CHP’li İlhan Uzgel: AKP iktidarı bölgesinde iyice etkisizleşti
Bilim insanlarının tarikatı çökertildi! Suç ağı araştırılıyor